Büyük Velilerden Seyyid Taha-yı Hakkâri “kuddise sirruh” hazretleri, bir gün bazı sevdiklerine;
- Namazları cemaat ile kılmalıdır ki, cemaat ile kılmak, yalnız kılmaktan daha çok sevaptır, buyurdu.

Ve ekledi:
- Namazda her uzvun tevazu göstermesi ve kalbin de, Allahü teâlâdan korku üzere olması lazımdır.

Sordular:
- Namazın ne gibi faydaları var efendim?
- Namaz, insanı dünyada ve ahirette felaketlerden, sıkıntılardan kurtarır. Nitekim âyet-i kerimede mealen; (Müminler herhalde kurtulacaktır. Onlar, namazlarını huşu ile kılandır) buyuruldu.

Ve daha izah etti:
- Tehlike, korku bulunan yerde yapılan ibadetin kıymeti kat kat daha çok olur. Gençlerin ibadet etmesi bunun için daha kıymetlidir işte. Çünkü, nefslerinin kötü isteklerini kırmakta ve ibadet yapmama isteğine karşı gelmektedirler.

Gençlerin ibadet yapması

Bir gün de bazı gençler;
- Efendim gençlerin ibadet yapması neden daha kıymetlidir? dediler.

Cevaben;
- Gençlik çağında, insana musallat olan üç düşman, ona ibadet yaptırmak istemez, buyurdu.

Sordular:
- O üç düşman nelerdir efendim?
- Şeytan, nefs ve kötü arkadaştır. Genç olan kimse, bunlardan gelen kötü isteklere uymayıp, namazını kılar, ibadetlerini terk etmezse, çok kıymetli olur ve yaşlı kimsenin yaptığı ibadetten kat kat fazla sevap kazanır.

Farz nedir, haram nedir?

Bir gün de sohbetinde;
- Allahü teâlânın emirlerine (Farz) denir, buyurdu. Allahü teâlâ, farz olan ibadetleri yapanları çok sever.

Ve devam etti:
- Allahü teâlânın yasak ettiği zararlı, çirkin işlere (Haram) denir. Allahü teâlâ, haramdan sakınanı, farzları yapanlardan daha çok sever.

Şöyle devam etti:
- İyi huylu olmak farz, kötü huylu olmak haramdır. Kötülük yapmaktan sakınmak, iyilik yapmaktan daha kıymetli ve daha sevaptır.