Evliyanın büyüklerinden Seyyid Muhammed Salih “kuddise sirruh” hazretleri, bir sohbetinde;
- İslamiyet’in iki ana dayanağı, iki temeli vardır, buyurdu. Birincisi öğrenmek, ikincisi öğretmek.
Sordular:
- Neyi öğrenmek efendim?
- İslamiyet’i öğrenmek tabii. Çünkü bu din, bilmek dinidir. Yani dinimiz, dünya ve ahrette rahat etmek, saadete kavuşmak için, dinimizin bildirdiği, inanılacak ve yapılacak şeyleri öğrenmek, bilmek ve bunların gereğini yerine getirmek dinidir. Bilmeden ve bildiklerini yapmadan, Müslümanlık olmaz. İslamiyet’i bilmemek, dinde cahil olmak, felakettir.
Ve bunu açıkladı:
- Ahirette “Bilmiyordum…” gibi bir özür ve bahaneler kabul edilmeyecektir. Çünkü dinini bilmek farzdır. Öğrenmemek ise suçtur, günahtır.
Ve şunu anlattı onlara:
İmam-ı a’zam hazretlerine biri gelip;
- Yâ imam! Bana bir dua öğretir misin. Rabbime ibadet yapmak istiyorum. Ne tavsiye edersiniz? diye sordu.
İmam cevabında;
- Alış veriş bilgilerini öğren, buyurdu.
Adam şaşırmıştı.
- Anlatamadım galiba efendim. Ben bu yaştan sonra alış-veriş yapacak değilim. Tüccar olmaya da niyetim yok. Bana bazı dualar öğretseniz de onları okusam, dedi.
İmam buyurdu ki:
- Kardeşim, alış veriş bilgilerini bilmeyen, haram yer. Haram yiyenin ise hiçbir ibadeti kabul olmaz.
Haram elbise ile namaz
Bir gün de sohbetinde;
- Kardeşlerim, haramdan giyilen elbise ve haramla beslenen vücut ile yapılan ibadetler, kabul olmaz, buyurdu. Borç düşer, ama kabul olmaz.
Dinleyenler sordu:
- Kabul olmaz ne demek efendim?
- Yani sevap verilmez, buyurdu. Hatta bazı âlimler; (İnsanın giydiği elbisenin tamamı helal olsa, fakat bir düğmesinin ipliği haram olsa, o elbiseyle kıldığı namaz kabul olmaz) buyuruyorlar.
Ve ilave etti:
- Peygamber efendimiz de “aleyhisselam”; “Bir evin içinde, bir dikiş kutusunda az bir iplik haramdan olsa, o odada, o evde kılınan namaz kabul olmaz” buyuruyor.
|