Büyük Veli Seyyid Sıbgatullah-i Hizani “kuddise sirruh” hazretleri, bir sohbetinde;
- Kardeşlerim, her işinizi sadece Allah rızası için yapın, buyurdu.

Ve şunu anlattı:
Ahirette bir tekke şeyhi getirilir. Hak teâlâ sorar meleklere:
- Bunu nereye götürüyorsunuz?
- Cennete götürüyoruz ya Rabbi.

- Neden?
- Yâ Rabbi, bunun dünyada bir tekkesi vardı, müritleri, talebeleri vardı. İnsanlara din öğretiyordu.

Hak teâlâ buyurur ki:
- Evet ama o bunları benim için yapmadı. Kendisine hürmet etsinler, evliya desinler, büyük bilsinler, diye yaptı. Ve bu isteklerinin karşılığını dünyada aldı. Benden ne istiyor? Atın onu Cehenneme!

Onu nereye götürüyorsunuz?

Bir gün de bazı sevdiklerine;
- Kardeşlerim, ne hayır hasenat yaparsanız, mutlaka Allah için yapın, buyurdu. Yoksa ahirette karşılığını göremezsiniz.

Sonra şunu anlattı:
Ahirette bir hayır sahibi getirilir. Allahü teâlâ sorar meleklere;
- Onu nereye götürüyorsunuz?
- Cennete götürüyoruz yâ Rabbi.

- Neden?
- Çünkü bu kişi dünyada iken çok hayır hasenat yaptı, çok çeşme yaptı, camiler yaptırdı.

Hak teâlâ buyurur ki:
- Evet ama o bunları benim rızam için yapmadı. Kendisine “Ne iyi insan”, “Ne hayır sever kimse” desinler diye yaptı. Ve böyle de dediler, benden ne istiyor? Atın onu Cehenneme!