Evliyayı kiramdan Seyyid Abdülhakim-i Arvasi “kuddise sirruh” hazretlerine, bir gün sevdiği bazı gençler;
- Biz, İslam’a hizmet etmek istiyoruz. Bize ne tavsiye edersiniz efendim? diye sordular.

Cevap olarak;
- Yol levhası olun! buyurdu. Maksadımız, yol levhası olmaktır.

Ve bunu açıkladı:
- Yol levhaları, insanlara, yön ve istikamet belirtirler. Biz de Ehl-i sünnete giden yolun, Allahü teâlânın razı olduğu istikametin, Peygamber efendimizin “aleyhisselam” sevgisine, rızasına kavuşturacak yolun levhası olmalıyız. İnsanlara bu yolu göstermeliyiz.

Sordular:
- Bunu nasıl yaparız efendim?
- Ehl-i sünnet âlimlerinin kitaplarını vererek, satarak, hediye ederek.

Ve altını çizdi:
- Levhanın maddi değeri mühim değil. Ama gösterdiği istikamet çok mühim, pek önemlidir, çok kıymetlidir.

- Neden efendim?
- Çünkü bu istikamete giden, Cennete gider. Ancak, Cehenneme götüren, Cehennem yolunu gösteren yol levhaları da var. Hem de çok. Öyle çok ki, tasavvur edemezsiniz. Zira bugün bütün neşir organları, insanları Cehenneme davet ediyor.

Ahlak bulaşıcıdır

Bir gün de sohbetinde;
- Utanma duygusu insana çok lazım, buyurdu. Utanmak için de utananlarla birlikte olmak gerekir. Utanmayanlarla birlikte olursan, sen de utanmaz olursun.

Ve ilave etti:
- Büyükler; (Ahlak bulaşıcıdır) buyuruyorlar. İyi ahlak da bulaşır, kötü ahlak da.

Ve özetledi:
- İyi ahlaklı olmak istiyorsanız, iyi ahlaklılarla beraber olacaksınız. Bozuk olmak isteyenler için bozuklar çok var.