Büyük İslam âlimlerinden Seyyid Ahmet Mekki Efendi “rahmetullahi aleyh” hazretleri, bir sohbetinde;
- Kardeşlerim, Ehl-i sünnet âlimlerinin, o büyük ve dindar insanların bildirdikleri itikattan, imandan kıl kadar ayrılanların, kıyamette azabtan kurtulmaları imkansızdır, buyurdu.
Ve ekledi:
- Böyle olduğu, Kur’an-ı kerim ve hadis-i şerifler ile ve din büyüklerinin kalb gözleriyle görmeleri ile anlaşılmaktadır. Yanlışlık ihtimali yoktur.
Ve altını çizdi:
- Bu büyüklerin kitaplarında bildirdikleri doğru yoldan kıl kadar ayrılanların sözleri ve kitapları, zehirdir.
Sözüne devamla;
- Sırf dünyalık toplamak için, dini alet edenlerin ve kendilerine din adamı ismini verip, her akıllarına geleni yazanların hepsi, din hırsızıdır, buyurdu. Bu kitapları okuyanların imanlarını çalarlar.
Derin bir nefes aldı:
- Bunlara aldananlar, kendilerini Müslüman sanıp namaz kılar. Halbuki, imanları çalınmış, gitmiş olduğundan namazları ve hiçbir ibadetleri ve iyilikleri kabul olmaz ve ahirette işe yaramaz.
Nefsin gıdası, haramlardır
Bir gün de;
- Nefsin gıdası, haram işlemektir, buyurdu.
Sordular:
- Bu nefsin şerrinden nasıl kurtuluruz efendim?
- Gıdasını vermemekle. Nefsi, helal şeylerle meşgul etmezsek, o bizi haramlarla meşgul eder.
- Ailede, karı koca arasındaki geçimsizliğin kaynağı nedir efendim?
- Hukuka riayetsizliktir. İkisi de kendi hududunu iyi bilir, buna riayet ederlerse, o evde hiçbir tatsızlık olmaz. Hatta Cennete döner o hane.
|