Evliyayı kiramdan Derviş Muhammed “kuddise sirruh” hazretlerine, bir gün hazret-i Mehdi’den “aleyhisselam” sordular.
Cevabında;
- Hazret-i Mehdi, kıyamete yakın gelecektir, buyurdu. Bunu Peygamberimiz “aleyhisselam” bildiriyor ve bir hadis-i şerifte; (Kıyamet kopmadan önce, Allahü teâlâ, benim evladımdan birini yaratır ki, ismi benim ismim gibi, babasının ismi, benim babamın ismi gibi olur ve dünyayı adaletle doldurur) buyuruldu.
Sordular:
- Hazret-i Mehdi’nin başka alametleri var mı efendim?
- Evet. Eshab-ı Kehf, Onun yardımcıları olacak, İsa aleyhisselam Onun zamanında gökten inecek ve Deccal ile harb ederken, hazret-i Mehdi, onunla beraber olacaktır.
Şöyle devam etti:
- Hazret-i Mehdi’nin ikiyüze yakın alameti vardır. Biri de, Onun hükümdarlığı zamanında, her zamankinin aksine ve hesapların tersine olarak, Ramazan-ı şerifin ondördüncü günü güneş tutulacak, birinci gecesinde de ay tutulacaktır.
Namazı doğru kılanlar
Bir gün de bazı gençlere;
- Evlatlarım, itikadı düzelttikten sonra, İslamiyet’in emirlerini yapmak ve yasak ettiği şeylerden kaçınmak elbette lazımdır, buyurdu.
Ve ekledi:
- Beş vakit namazı, gevşek ve tembel olmaksızın, tadil-i erkan ile ve cemaat ile kılmalıdır. Hadis-i şerifte; (Müslüman ile kâfiri birbirinden ayıran namazdır) buyuruldu.
Ve bunu açıkladı:
- Yani namazı doğru ve iyi kılan bir kimse, Müslümandır. Namazı doğru kılmayan veya hiç kılmayan kimsenin Müslümanlığı şüphelidir.
Ve özetledi:
- Bir kimse, namazı doğru ve iyi kılınca, İslam ipine yapışmış olur. Çünkü, namaz, İslam’ın beş şartından ikincisidir.
|