Büyük İslam âlimlerinden Kâdî Muhammed Zâhid “kuddise sirruh” hazretlerine, bir gün Kıyamet’ten sordular.
Cevap olarak;
- Kıyamet günü vardır. O gün, elbette gelecektir, buyurdu. O gün, gökler parçalanacak, yıldızlar dağılacak, yeryüzü ve dağlar, parça parça olacaktır ve yok olacaklardır.
Ve ekledi:
- Kur’an-ı kerim, bunları haber veriyor. Buna inanmayanın imanı gider.
Şöyle devam etti:
- Allahü teâlâ çürümüş toz olmuş kemikleri tekrar diriltecektir. O gün, Mizan, yani terazi kurulacak, herkesin hesap defterleri uçarak, iyilere sağ taraflarından, fenalara sol taraflarından gelecektir.
Şöyle bitirdi:
- Cehennem üzerindeki Sırat köprüsünden geçilecek, iyiler geçip Cennete gidecek, Cehennemlikler, Cehenneme düşecektir.
Şefaat haktır
Bir gün de Şefaatten sordular bu mübarek zata.
Cevap olarak;
- Şefaat haktır, buyurdu. Yani kıyamet günü, Allahü teâlânın izni ile, iyiler, kötülere şefaat edecek, araya gireceklerdir.
Ve ekledi:
- Peygamberimiz “aleyhisselam”; (Şefaatim, ümmetimden, günahı büyük olanlaradır) buyuruyor.
Şöyle devam etti:
- Kâfirler, hesaptan sonra, Cehenneme girecek, Cehennemde ve azabta ebedi kalacaklardır. Müminler, Cennette ve Cennet nimetlerinde sonsuz kalacaklardır.
Sordular:
- Günahı, sevabından çok olan müminlerin hali nedir efendim?
- Onlar, Cehenneme girip, günahlarına karşılık, bir müddet azab görmeleri caiz ise de, Cehennemde sonsuz kalmayacaklardır.
Ve özetledi:
- Kalbinde zerre kadar iman bulunan bir kimse, Cehennemde sonsuz kalmayacak, rahmet-i ilahiyyeye kavuşarak Cennete girecektir.
|