Büyük âlim ve Velilerden Hakim-i Tirmizi “rahmetullahi aleyh” hazretlerine, bir gün bir sevdiÄŸi gelip;
- Efendim, akrabalarım bana çok sıkıntı veriyorlar. Ne tavsiye edersiniz? diye dert yandı.
Cevap olarak;
- KardeÅŸim, insanların üzmelerine dayanmak lazımdır, buyurdu. Hele akrabanın incitmelerine sabretmekten baÅŸka yapılacak ÅŸey yoktur.
Ve ekledi:
- Allahü teâlâ, Sevgili Peygamberine hitaben; (Peygamberlerden ülülazm olanların sabrettikleri gibi sen de sabret! Onlara azab verilmesi için dua etmekte acele eyleme!) buyurdu.
Ve devam etti:
- Müslümanlar için en faydalı ÅŸey, yanlarında bulunanların, kendilerine eziyet etmeleri, sıkıntı vermeleridir. Siz bu nimeti istemiyor, bundan kaçıyorsunuz.
Ve ekledi:
- Sabret. Sabırla her iÅŸ yoluna girer. Büyüklerimiz; (Sabır acı, meyvesi tatlıdır) buyuruyorlar.
Eshabım yıldızlar gibidir
Bir gün de sohbetinde;
- KardeÅŸlerim, Allahü teâlâ, Kur’an-ı kerimde Eshab-ı kiramı övmekte ve onlardan razı olduÄŸunu bildirmektedir, buyurdu.
Ve ekledi:
- Allahü teâlâ, ancak mümin olarak öleceÄŸini bildiÄŸi kulundan razı olur. Kâfir olarak öleceÄŸini bildiÄŸi kulundan razı olduÄŸunu bildirmesine imkan yoktur.
Sözüne devamla;
- Eshab-ı kiramın hepsini öven hadis-i ÅŸerifler de pek çoktur, buyurdu. Mesela bir hadis-i ÅŸerifte; (Eshabım yıldızlar gibidir. Hangisine uyarsanız hidayete kavuÅŸursunuz!) buyuruldu.
|