Büyük İslam âlimlerinden Seyyid Ahmed Mekki Efendi “rahmetullahi aleyh” hazretlerine, bir gün bazı gençler;
- Efendim, tarikat şeyhi olduğunu söyleyen bazı kimseler, cahil Müslümanlara; (Sana namazı bağışladım. Artık kılma!), yahut da; (Allah’ın ve Peygamberin emrettiği namaz, herkesin yaptığı, yatıp kalkmak ve belli şeyleri okumak değildir. Allah’ın ismini zikretmek ve Onun büyüklüğünü düşünmek demektir) diyorlar. Siz ne dersiniz? dediler.
Cevabında;
- Bu sözler, namazı inkâr ve Müslümanları doğru yoldan çıkarmak demektir, buyurdu.
Ve ekledi:
- Namazı inkâr eden, yani vazife olduğuna inanmayanın imanı gider. İnanıp da, tembellik ile terk eden (fasık) olur. Yani büyük günah işlemiş olur.
Ve öğütledi:
- Namazın nasıl kılınacağını ve bütün din bilgilerini, Ehl-i sünnet âlimlerinin kitaplarından öğreniniz! Bunlar gibi sinsi düşmanların ve cahillerin yaldızlı yazılarına ve tatlı sözlerine aldanmayınız!
Haşr ve Neşr ne demektir?
Bir gün de sohbetinde;
- Kardeşlerim, Peygamber efendimizin “aleyhisselam” kabir ve kıyamet hallerinden, mesela Haşrdan, Neşrden, Cennetten, Cehennemden haber verdiği şeylerin hepsi doğrudur, buyurdu.
Sordular:
- Haşr ve Neşr ne demektir efendim?
- Haşr, hesap için Arasat meydanında toplanmak, Neşr ise hesaptan sonra Cennete ve Cehenneme dağılmak demektir.
Ve ekledi:
- Ahirete inanmak, Allahü teâlâya inanmak gibi, imanın şartıdır.
- Ya inkâr etmek efendim?
- Ahireti inkâr eden, Allahü teâlâyı inkâr etmiş gibi, kâfirdir.
|