Büyük İslam âlimlerinden Abdülhalık-ı Goncdüvani “kuddise sirruh” hazretleri, bir gün yeni evli bir talebesine;
- Evlilik nasıl gidiyor evladım? diye sordu.

Delikanlı;
- Pek iyi gitmiyor efendim, dedi. Anlaşamıyoruz.

Mübarek zat;
- Dediklerimi yaparsan rahat edersin oğlum, buyurdu.

Ve şöyle sıraladı:
- Hanımın kızınca, sen sus. Böyle yaparsan o pişman olup, özür dilemeye başlar. Çünkü kadınlar, zayıftır. Susunca mağlup olurlar.

- Başka efendim?
- Hanımının iyiliği çoğalıp, her işi seve seve yapınca, ona dua et ve Allahü teâlâya şükret. Çünkü, uygun bir kadın büyük nimettir. Hanımınla öyle ol ki, “Beyim beni herkesten çok seviyor”, bilsin.

Ve ilave etti:
- Bakkal kasap, çarşı, pazar işlerini asla ona bırakma oğlum. Evin idaresinde onun fikrini sor. Ama dışarıdaki, büyük işleri söyleyerek, onu üzme!

İbadet etmek nedir?

Bir gün bazı gençler;
- İbadet etmek nedir efendim? diye sordular.

Cevabında;
- İhlas ile, yani Allahü teâlânın rızasına, sevgisine kavuşmak ve sevab kazanmak niyeti ile, farzları, sünnetleri yapmaya ve haramlardan ve mekruhlardan kaçınmaya, yani İslamiyet’in emirlerini yerine getirmeye (İbadet etmek) denir, buyurdu.

Ve ekledi:
- Niyetsiz, ibadet olamaz. Resulullaha tâbi olmak için, önce iman etmek, sonra İslamiyet’i öğrenmek ve yapmak lazımdır.