Büyük İslam âlimlerinden Seyyid Ahmed Mekki Efendi “rahmetullahi aleyh” hazretlerine, bir gün cihattan sordular.
Cevabında;
- İslam’ın beş şartından sonra, ibadetlerin en üstünü cihattır, buyurdu. Şehidin, kul haklarından başka bütün günahları affolur.
Sordular:
- Kul hakları da mı efendim?
- Evet. Kul haklarını da Allahü teâlâ Kıyamette helallaştıracaktır. Cihadda, hac yolunda ve hudut boyunda nöbette iken ölenlere, Kıyamete kadar, bu ibadetlerin sevabı devamlı verilir.
Ve ilave etti:
- Bedenleri çürümez. Herbiri Kıyamette yetmiş kişiye şefaat eder.
Şöyle bitirdi:
-Suda boğularak şehit olana, karada şehit olanın iki misli sevab verilir.
Cihat, kaç türlüdür?
Bir gün de bazı gençler;
- Kaç türlü cihat vardır efendim? diye sordular.
Cevaben;
- Peygamberimiz “aleyhisselam”, din düşmanları ile cihadın üç türlü olduğunu bildiriyor, buyurdu. Fiil ile, söz ile ve dua etmek ile.
Ve bunları açıkladı:
- Fiil ile cihada hazırlanmak, yeni silahları yapmasını ve kullanmasını öğrenmek farz-ı kifayedir.
Şöyle devam etti:
- Zamanımızda ikinci savaş, yani, dinsizlerin yazı ile ve her çeşit propaganda ile saldırması aldı, yürüdü. Buna da karşı koymak cihaddır.
Ve altını çizdi:
- Bu cihadın daha mühim ve çok sevab olduğunu birçok İslam âlimi bildirmektedir.
Ve önemini vurguladı:
- Ancak cihad, hükümetin emri ve izni ile yapılır. Hükümete isyan etmemek, kanunlara karşı gelmemek vacibtir.
|