Hindistan Evliyasından Mirza Hüsameddin Ahmed hazretleri “rahmetullahi aleyh“, bir gün şunu anlattı sevdiklerine:
Resulullahın amcası hazret-i Abbas “radıyallahü teâlâ anh”, bir gün Efendimiz aleyhisselama;
- Ya Resulallah! Siz kırk günlük idiniz ki, gökteki “Ay” ile söyleşirdiniz, dedi. Ben buna şahidim.
Ve sordu:
- Lakin merak ederim. Siz ona ne derdiniz, o size ne derdi?
Efendimiz aleyhisselam tebessüm buyurdular.
- Evet hatırlıyorum. O gün elimi bir şeyle sıkıca bağlamışlardı. Elimin acısından tam ağlamak üzereydim ki, gökten “Ay” bana seslendi.
- Ne dedi ya Resulallah?
- Ağlama! dedi. Eğer gözyaşından bir damlacık toprağa düşerse, kıyamete kadar bu toprakta bir daha yeşil bir ot bitmez.
Hazret-i Abbas hayretinden iki elini birbirine vurdu.
- İyi ama, siz o zaman bebektiniz. Bunları nasıl hatırlıyorsunuz?
- Evet, henüz bebektim. Ama ben bilirim. Hatta doğmadan önce olan hadiseleri dahi biliyorum.
- Birini anlatır mısınız?
- Mesela ben henüz doğmamıştım ki, cenâb-ı Hak yedi gökte yedi dağ yarattı. Bunlar o kadar büyük ve genişti ki tasavvur olunamaz. Bu muazzam mekanı, görevli meleklerle doldurdu.
- Görevleri neydi ya Resulallah?
- Allahü teâlâyı tesbih ve takdis etmekti. Bu melekler devamlı zikredip, sevabını, bana salevat okuyan ümmetime hediye ederler.
İslam ahlakı nedir?
Bir gün de genç bir tanıdığı;
- İslam ahlakı nedir? diye sordu bu zata.
- Kimseye yük olmamak, bilakis herkesin yükünü çekmektir, buyurdu.
Sordu yine:
- Efendim, annemin babamın her emrini yapmalı mıyım?
- Anne babanın, günah olmayan emirlerini elbette yapmak lazımdır ve çok sevaptır. Fakat onların emirleri, Allahü teâlânın emrine ters düşüyorsa, yapılmaz.
Ve ekledi:
- Mesela ilim öğrenmeye mani oluyor yahut günah olan bir şeyi emrediyorlarsa, itaat etmek sevap değil, günah olur.
|