Hindistan Evliyasından Muhammed Mazhar hazretleri ”rahmetullahi aleyh“, bir gün birkaç sevdiğine;
- Kardeşlerim, her ne yaparsanız, “Allah için” yapın. Yoksa mahşerde faydasını göremezsiniz, buyurdu.
Ve şöyle anlattı:
Mahşerde bir “alim” getirilir ki, çok kitap yazmıştır.
Melekler onu Cennete götürürken Hak teâlâ sorar:
- Onu nereye götürüyorsunuz?
- Cennete ya Rabbi!
- Neden?
- Bu kulun senin rızan için, çok dini kitap yazdı. İnsanlara İslamiyet’i anlattı ya Rabbi!
Buyurur ki:
- Hayır! O kitapları, “Ne çok ilmi var!” desinler diye yazdı. Öyle de dediler. Onu Cehenneme götürün!
Ve onu Cehenneme götürürler.
Bir de şehit getirilir
Dinleyenler duygulanmıştı:
- Bu, çok fena bir şey efendim.
- Elbette. Allah için yapılmayan ameller, o gün işe yaramayacak işte böyle.
Şöyle devam etti:
- O gün, bir de “şehit” getirilir ki, kan revan içindedir. Melekler onu da Cennete götürürken Hak teâlâ sorar:
- Onu nereye götürüyorsunuz?
- Cennete ya Rabbi!
- Niçin?
- Bu kulun, senin rızan için, bir harpte kâfirlerle çok şiddetle çarpıştı ve yaralanıp şehit oldu.
Buyurur ki:
- Hayır! O, “Ne kahraman kişi!” desinler diye harbetti. Öyle de dediler. Onu Cehenneme götürün!
Onu da Cehenneme götürürler.
Bir de âbid getirilir
Şöyle devam etti:
- O gün, bir de “âbid” getirilir. Melekler onu da Cennete götürürken Hak teâlâ sorar:
- Onu nereye götürüyorsunuz?
- Cennete ya Rabbi!
- Niçin?
- Bu kulun, senin için, ömrü boyunca gece gündüz ibadet etti.
Buyurur ki:
- Hayır! O, “Ne dindar insan!” desinler diye ibadet etti. Öyle de dediler. Onu Cehenneme götürün!
Onu da Cehenneme götürürler.
|