Fas Evliyasından Muhammed bin Ömer hazretleri “rahmetullahi aleyh”, bir gün bazı ahbabına;
- Ölüm ne genç dinliyor, ne ihtiyar. Hepimiz, adım adım bu son noktaya yaklaşıyoruz. Muteber olan da, sondur, buyurdu.
Ve izah etti:
- Yani mühim olan, “imanla ölmek”tir. İnsan son nefesinde, “Allah!” diyeceği yerde, “Aman doktor, kurtar beni!” derse, imansız gidebilir mâzallah.
Bir kişiyi kurtarmak
Sohbetin devamında;
- Bir kişiyi Cehennemden kurtarmak, Peygamberlik görevi yapmaktır, buyurdu. Ama “Allah için” yapmalıdır bunu.
Ve ekledi:
- Eğer nefsi için, şöhret için, para için olursa, hiç kıymeti yoktur. İlla ki “Allah için” yapılması lazım.
Şöyle bitirdi:
- Marifet, çok para kazanmak değil, çok sevap kazanmaktır.
En büyük müjde
Bir gün de “Ölüm”den sordular.
- Mümin için en büyük müjde, ona “ölümü hatırlatmak”tır, buyurdu. Çünkü ölüm, mümin için büyük saadettir.
Şaşırdılar.
- Saadet mi efendim?
- Evet. Çünkü mümin, ölümle Rabbine kavuşur ancak. Ayrıca her insan ölürken, kendisine Peygamber efendimiz aleyhisselam gösterilecek ve “Bu zatı tanıyor musun?” diye sorulacaktır.
- Herkese mi efendim?
- Evet. Mümin; “İyi tanıyorum, o benim Sevgili Peygamberim Muhammed aleyhisselam” diyecek ve Onu görmenin lezzetiyle ölüm acısını hiç duymayacak.
Sordular:
- Ya kâfirler hocam?
- Onlar; “Tanımıyorum” diyecek ve ebedi felakete düşeceklerdir.
Sohbetin sonunda;
- Kötü arkadaş kimdir? diye sordular.
Cevabında;
- İnsanı Rabbine ibadetten alıkoyan ve günahlara sevk eden ne varsa, hepsi kötü arkadaştır, buyurdu.
- Zararlı kitap da mı efendim? dediler.
- Elbette. Zararlı olan her türlü neşriyat, “kötü arkadaş”tır.
|