Emir Sultan hazretlerinin ”rahmetullahi aleyh“ bir talebesi anlatıyor:
Hocamı tanımadan önce bir rüya gördüm.
Rüyamda bir grup insan bir yere gidiyorlardı.
Yaklaşıp sordum:
- Nereye gidersiniz?
- Bursa’ya. Orada bir evliya zat var. Onu göreceğiz.
- Nasıl bir kimsedir o?
- Seyyiddir. Yani Resulün evladındandır. Çok tesirli nasihatları var. Sözleri, kalbleri temizliyor. Onu gören, kolay kazanıyor ihlası.
Henüz görmeden sevmiştim o zatı.
Düşündüm ki:
“O Veliye ben de gideyim. Beni de kabul etsin diye yalvarayım”.
Velhasıl onlara katılıp, Bursa’ya vardım.
Ancak o büyük "Veli"yi görünce, heybet ve vakarından bayılmışım.
Sonra ayıldımsa da, ayağa kalkamadım hemen.
Emekliyerek huzuruna vardım.
- Beni de talebeliğe kabul edin, diye yalvardım.
Bana şefkatle bakıp;
- Kabul ettik, buyurdular.
Yanlarına oturtup, mübarek eliyle sırtımı sığadılar.
Heyecan içinde uyandım.
- Tabiri nedir? diye sordum babama.
- Derhal o "Veli"nin huzuruna git, dedi. Hizmetine girip hayır duasını al. Zira bu, manevi bir ikâzdır. Haydi, vakit geçirme. O "büyük evliya"nın huzuruna git.
- Peki babacığım, dedim.
Veda edip çıktım evden.
Yolda bir grup adama rastladım.
Rüyadakilere benziyorlardı aynen.
O, nasıl bir kimsedir?
Sordum onlara.
- Nereye gidersiniz?
- Bursa’ya. Orada bir evliya zat var, onu göreceğiz.
- Nasıl bir kimsedir o?
- Seyyiddir. Yani Resulün evladındandır. Çok tesirli nasihatları var. Sözleri, kalbleri temizliyor. Onu gören, kolay kazanıyor ihlası.
Henüz görmeden sevmiştim o zatı.
- Hayırdır inşallah! diyerek onlara katılıp, Bursa’ya vardım.
Rüyada gördüklerimi yaşamaya başlamıştım.
O zatı görünce, heybet ve vakarından bayılmışım.
Sonra ayıldımsa da ayağa kalkamadım hemen.
Emekliyerek huzuruna vardım.
- Beni de talebeliğe kabul edin, diye yalvardım.
Bana şefkatle bakıp;
- Kabul ettik, buyurdular.
Yanlarına oturtup mübarek eliyle sırtımı sığadılar.
|